jeuseit
Paylaşımcı Üye
- Katılım
- 24 Şub 2014
- Mesajlar
- 679
- Tepkime puanı
- 0
- Puanları
- 0

Oturup siyah beyaz bir fotoğraf karesinde çocukluğumun kulağını çınlattım. Çocukluk arkadaşlarım geldi aklıma, koşup oynadığımız sokaklar, şefkatle baktığım kedilerim. Komşularımız: bir tabakla kapıyı çalar, kokmuştur sizede getirdim deyip tatlı bir gülümsemeyle ikram ederlerdi bir tas çorbada olsa paylaşılan (şimdi resimleri paylaşılır oldu). Sobalarımız vardı. Her kış ailece başında otururduk, bir tarafında çay diğer tarafında kestane ve külünde patates olurdu. Sıcaktı, sımsıcak ısıtırdı içimizi sevgiyle bakan gözler. Samimiyet ve dostluk kokardı demlenen her çay...
Odun, kömür döküldümü kapıya, bir mahalle taşırdı. Şimdi bir poşet taşımaz oldu insanlar...Yardım mı? Ya gösteriş için ya da zamanı gelince yüzüne vurmak için yapılır oldu. İnsan insana zor zamanında gerek diyen insanlar vardı. Komşulara emanet edilirdi kapı anahtarları. Siyah beyaz bir fotoğraf karesinde çocukluğumun kulağını çınlattım ve o eski güzel insanların varlığına şükrederek...
Gülten Alp